Eskiden bu taraflarda köylü yokmuş. O zamanlar hayvan beslemek için elverişli bir yer arayan Köpeş adlı bir kişi, bugünkü Saralı köyünun bulunduğu yeri beğenip oraya yerleşmiş.
Köpeş, usta pehlivan, keskin ve uz dilli bir Başkurt imiş. Bundan dolayı da ondan sonra gelip yerleşen Başkurtlar ona tabi olmuşlar. Bu civarlara toplanıp gelen Başkurtlar birkaç köy halinde yerleşmişler. Onlar da Köpei’e tabi olmuşlar. Ondan sonra bu civarlardaki Başkurtları Köpeş uruğu diye adlandırmaya başlamışlar.
Bu, Böryen uruğunun bir kolunu teşkil etmiştir. Köpeş’in kendisinin bahadırları da varmış. Köpeş öldükten sonra bu bahadırlar Köpeş’in büyük oğlunun idaresine girmişler. Çok geçmeden onu Sura batır diye adlandırmaya başlamışlar.
Bir gün bahadırları ile birlikte orman arasındaki bir koruluğu mekan tuttuğu sırada Sura batıra: “Düşman saldırdı!” diye bir haber getirmişler. Sura batır en yüksek dağlardan birisinin tepesine kendisinin en güvenilir bahadırı Koloy’u gözetlemesi için yerleştirmiş. Eline kuray vermiş. Düşman askeri görününce kurayı çalmasını emretmiş. Koloy uykusunu uyumamış. Fakat, baskıncılar hilekar imişler. Köly’ün beklediği taraftan değil de, başka bir taraftan saldırmışlar. Sura batır ve yiğitlerinin çoğunu kırıp geçirmişler. Sura adamlarının yarısı ile dağın tepesine çıkıp gelmiş de kuraycıya:
-Neyi bekledin sen, ağaç (imen) mı bekleyip durdun? demiş.
O zamandan beri bu dağı “ımen karavılı” diye adlandırıla gelmiştir
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 okur dedi ki:
Yorum Gönder