Günlerden bir gün kızlar sürüleriyle birlikte ormana çilek toplamaya gitmişler. Hava çok sıcakmış. Bunlar ormanda uzun süre dolaşıp sepetlerini çilekle doldurmuşlar. Sıcaktan, rutubetten damakları kurumuş.
İçlerinden bir kız yakında bir göl olduğunu söylemiş. Bunun üzerine göle su içmeye gitmişler. Bunlar yol boyunca giderlerken, aniden erkek sesi işitmişler. Kızlar başta korkmuşlar, ama bakıp bakıp hiç kimseyi görmeyince yine gitmişler. Çok geçmeden bunlar uyanmış, çünkü ne kadar gitseler de gölün yolunu bulamıyorlarmış. Ormanın ise ucu bucağı yokmuş. Çoktan gölü görmeleri lazımmış, ama göründüğü yok. Etrafa bakınınca anlamışlar ki, halen yola çıktıkları yerde duruyorlar. Kendilerini sürelinin aldattığını anlayıp çok korkmuşlar.
Yeniden çevreyi araştırıp yolu bulur gibi olmuşlar. Yine epey gittikten sonra bakmışlar ki, aynı yerdeler. Epey bir süre aynı yerde dönüp durmuş bunlar. Sonra ağlaşmaya başlamışlar. Nihayet, içlerinden biri bir hiyle akıl etmiş: Bütün elbiselerini çıkarıp, sonra tersinden giymiş. Papuçlarını da değiştirmiş. Solunu sağ ayağına, sağını sol ayağına giymiş. Bunları giyince görmüşler ki, tam yolun kıyısında duruyorlar. Süreli, elbisesini ters giyen kızdan korkup bunları aldatmaya son vermiş
1 okur dedi ki:
Bu ve bundan öncekini okurken anlatılan şeyler hayalimde canlandı..Ürkütücü..Bu tür efsaneler insanın hayal dünyasını harekete geçiriyor..Güzel teşekkür ederiz bay efsane, bay iltiriş...
Yorum Gönder