Geçmişden Günümüze Gelen Efsaneler, Destanlar, Söylenceler, Mitoloji, Hikayeler, Masallar , Türk folklorik motifler, şehirlerin efsaneleri,öyküleri

Buzağı,Kuzu ve Kurtlar Masalı

| Cumartesi, Kasım 1
Arslanbek adında bir kişinin bir buzağısı, bir de kuzusu varmış. Bir gün onlar otlakta otluyormuş. Otlarken onlar hayli uzağa yürümüş. Yolda tavşan derisi bulup, onu da koltuğuna kıstırıp, yürürler. Yürürken akşam olduğunu bilmezler. Sonra onlar duman çıkan yeri görüp, oraya varırlar. bu yerde bir in varmış. Onlar hepsi de oraya girer. Bakmışlar, içki içen dokuz kurt var. Selâm verip, tavşan derisini de kapı ardına asıp buzağı da, kuzu da girip, bunların yanında oturur. Kurtlar konuklarına hürmet etmeyip, kendilerinin kopuzcusuna söylerler:

-Buzağıya çal, buzağıya çal.
-Hinti minti, hinti minti.
Kuzu tamam öğle yemeğine.
Hinti - minti, hinti - minti.
Buzağı tamam öğle yemeğine! diye çalıp yırlıyor kopuzcu kurt da.

Kurtların kendilerini yemek istediğini anlayan, buzağı söyler kurtlara:

-Veriniz şimdi ben de çalayım, der. Kurtlar,buzağının bildiği olmasa da, bize bir gülecek şey çıkar yemeden, diye kopuzu uzatırlar. Buzağıkopuzu çalar:

-Hinti minti, hinti minti,
Dokuz deri kürklüğüm,
Hinti minti, hinti minti,
Kapı arkasında yakalık, diye yırlıyor.

Kurtlar kapı arkasına bakarlar; tavşan derisi var. "Ne güçlü hayvanlardır bunlar, bizim dokuzumuzu da öldürüp, derilerimizden kürk etmeğe niyetleniyorlar. Geliniz, kaçalım", derler birbirine fısıldayıp. Kalkıp dokuz kurt da kaçıp gider.

Sonra buzağı kuzuya şöyle der:
-Bunlar kaçtı, ama daha da çok olup gelirler diye düşünüyorum. O zaman bizi kurnazlığımız kurtarmaz. Gel, buradan gidelim, der.
Onlar toprak damdan çıkıp, bir ağaca tırmanıp beklerler. Bir zaman sonra kurtlar on iki kişi olup gelirler. İnin içinde bunları bulamayan kurtlar gelip Şu ağacın dibinde gezinmeye başlarlar. Birden kuzunun sidiği gelir.
-Sidiğim geldi, ne edeyim? diye sorar bu, buzağıya.
-Yere insen, seni kurtlar yerler, bir dal tutup işe bari, der buzağı.
Kuzu işemeğe hazırlanıyorum derken dalı budağıyla birlikte yere düşüp gider. Kurtların aklı
başına gelinceye kadar buzağının aklına parlak bir fikir gelir ve kuzuya bağırır:


-Semizini tut, semizini tut! diye.
Kurtlar:
-Bunlar nasıl yiğit canlılardır, bırakıp gidelim,diye kaçar.

Buzağı ağaçtan düşüp, kuzuyla birlikte tavşan derisini alıp, Arslanbek'in evine dönüp gelir.

Onmayıp büyümeyip kurtlar kalır, onup büyüyüp,mutlu olup kuzu ile buzağı kalır.

Kumuk Türklerine ait bir masalı daha sizinle paylaştık masal içinde geçen yırlamak kelimesi söylemek, şarkı söylemek anlamındadır masalın sonunda ki onmayıp büyümeyip... şeklinde devam eden cümle Türk masallarının sonunda onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine şeklinde bitiş cümlesinin bir benzeri şeklinde bir cümledir. kopuz ise Türk milletine özgü bir sazdır Halk şairlerince yani ozanlarca kullanılır.

Buzav, Qozu Va Börüler
Aliyev Salav, Haciyev Abdulhakim,

0 okur dedi ki:

Yorum Gönder