İstanbul'un fethine ilişkin efsaneleri hem Türkler hem de Bizanslı Rumlar da anlatır. Efsanelere göre, İstanbul gibi bir şehrin fethi, mucizelerle olabilirdi. ancak..
Bu mucizelerden birini anlatan Tahta kılıç efsanesi de şöyledir:
II. Sultan Mehmet'in saldırı üzerine saldırı tazelediği, Türk toplarının cehennemi bir ateşle surlarını dövdüğü kuşatma günlerinden bir gün, Tanrı bir meleğini Agapios adındaki bir keşişe gönderir. Melek, getirdiği tahta kılıcı Agapios'a verir ve bunu Bizans imparatoru Konstantinos Paleologos'a vermesini söyler. Bu kılıç sayesinde Türkler şehri alamayacaklardır.
Keşiş Agapios, kendisine verilen ilahi görevi yerine getirmek üzere hemen Bizans sarayına gider ve imparatorun huzuruna çıkarak;
"Yüce Tanrımız bu kılıcı size gönderdi efendimiz. Bu kılıcı alın ve onunla düşmanınız Türkleri yok edin!"
Konstantinos Paleologos kılıcı alır, ama tahtadan yapılmış olduğunu görünce müthiş öfkelenerek keşişe bağırır:
"Benim elimde şanlı Davud'un her savuruşta dört mızrak boyu uzayan olağanüstü kılıcı var. Bu tahta kılıç ne işime yarar ki!"
Saraydan kovulan ve kalbi kırılan keşiş, o üzüntü ve kızgınlıkla doğruca genç Türk padişahının huzuruna çıkar, hikâyesini anlatarak tahta kılıcı ona sunar. Genç padişah kutsal armağanı büyük bir sevinçle kabul eder. Kısa bir süre sonra Bizans düşer, genç Türk padişahı böylece "Fatih" olur...
2 okur dedi ki:
Eee ne demişler? "İş bilenin, kılıç kuşananın" :) İstanbul'un fethinin mucizeler sayesinde olduğunu düşünebiliyorum ancak Tanrı, meleği aracılığıyla kılıcını neden Bizanslılara vermiş, onu anlayamadım. (Bozuldum daha doğrusu). Ama hak yerini bulmuş sonunda, iyi olmuş.
bu konularda bir çok anlatılar var bunu bir rum anlatırsa haliyle tahta kılıç bizanslılara verilecekti ki alınmayacaktı tabi bizans imp geri cevirince istanbul da düşmüş oldu.
Yorum Gönder